AHLAT
SELÇUKLU MEYDAN MEZARLIĞI: ANADOLU’NUN TAPUSU
Van,
benim de görmeyi çok istediğim bir coğrafyaydı. Özellikle de Selçuklu Meydan
Mezarlığı ve Nemrut Krater Gölleri. Heyecanla programı açıp incelediğimde benim
istediğim yerleri de içerdiğini görünce bu gezinin kaçırılmayacağına karar
verdim ve gezinin koordinatörü Mehmet Emin Arıcı dostumu arayarak yer olup olmadığını
sordum ve yer olduğunu öğrenince vakit kaybetmeden kaydımızı yaptırdım.
Detayları nasıl olsa bir şekilde hallederdim.
Ben
sizi bugün Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığı’na konuk edeceğim. Bir sonraki
yazımda da Nemrut Krater Göllerinin doğal güzelliğini paylaşırım. Akdamar
Kilisesinin anlatımını da eşsiz anlatımı, tarihi ve sanat tarihi yaklaşımıyla
sevgili Haluk Uygur’a bırakıyorum.
Anadolu’ya
giriş kapısının en önemli noktası olan doğu-batı sentezinin kavşak noktası
konumundaki Ahlat, gerek coğrafi gerek tarihi özellikleriyle ön plana
çıkmaktadır. XIII. Yy. “Belh / Afganistan” ve “ Buhara / Özbekistan” ile İslam
Dünyasının 3. Büyük ilim, kültür ve sanat merkezlerinden biri olmuş ve “
Kubbet-ül İslam” unvanını alarak önemini daha da arttırmıştır.
Geçmişi
Neolitik çağlara uzanan Ahlat, M.Ö: 4000’lerde Hurriler ile başlayıp
Osmanlı’lara kadar çeşitli devletlerin idaresinde kalmıştır. Anadolu’nun
kapısının Türklere açıldığı tarih olan 1071 öncesinde ve sonrasında doğudan
batıya geçişi sağlayan bir üs konumunu korumuştur. XII. Yy başlarından itibaren
“ Ahlatşahlar “ adıyla anılan bir Selçuklu kolunun başkenti olmuştur.
Ahlat, sahip olduğu doğal güzelliklerin yanı sıra bünyesinde barındırdığı birçok kümbet, türbe, hamam, zaviye, bezirhane, çeşme, kale, mezarlık, cami, sivil konut, arkeolojik alan, akıt ve mağaralar gibi tarihi kültür miraslarıyla adeta bie açık hava müzesi niteliğindedir. Bu kültür miraslarının en önemlilerinin başında “ Selçuklu Meydan Mezarlığı” gelmektedir.
Selçuklu
Meydan Mezarlığı, Ahlat’ta bulunan birçok tarihi mezarlık içerisinde en büyük
ve en önemli olanıdır. 210.000 m2’lik bir alana sahip olan mezarlık alanında
yaklaşık 9000 mezar taşı bulunmaktadır. Mezarlıkta günümüze kadar yapılmış olan
epigrafik çalışmalarda 32 sanatkârın imzası tespit edilmiştir. Meydan Mezarlığı
tarihi, Türk – İslam mezarlıkları içerisinde büyüklük açısından ilk sırada yer
almaktadır.
Meydan Mezarlığında Şahideli sandukalı, Sandukalı ve Akıt olmak üzere genel olarak üç mezar tipi görülmektedir. Bu mezarlardan Ahlat’ın birçok ilim, din, kültür, sanat, zanaatkar, hukuk adamı ile mutasavvıf ve zahitler yetiştirdiği öğrenilmektedir.
Bu
mezarlıklar içinde en önemli bölümü “ Kadılar “ oluşturmaktadır. Mezar
taşlarının doğu bölümünde metfunun kimlik bilgisi, bazı örneklerde nereden
geldiği ve meslek bilgileri yer almaktadır. Bu bilgilerin yanı sıra Orta Asya
Kültüründe görülen “ çift başlı ejder “ motifi, değişik sıra ve örgülerde
mukarras süslemeler de yer almaktadır. Batı yüzünde ise mezar taşlarını yapan
sanatkârın adı, Kuran-ı Kerim’den ayetler ile palmet, kandil, geometrik
motifler, hayat ağacı ve bitkisel süslemeler bulunmaktadır.
Anadolu’nun tapusu olan ve XII. Yy başlarında XVI. Yy.’a kadar tarihlenen Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığı, mezar taşları, Orhun Abide’lerinin Anadolu’da yaşatılan temsilciliği niteliğindedir.
Ahlat
Selçuklu Meydan Mezarlığından uzun yıllar sonrası bir düşümü gerçekleştirmemin
huzuruyla ve beklentilerimin çok ötesinde bir koruma ve düzenlemeyle
karşılaşmanın gönül rahatlığıyla ayrılıyorum
Eylül
2021
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder