ROMANTİK YOL
4. GÜN
ROTHENBURG o.d T > WÜRZBURG
Sabah kahvaltı sonrası öğleye kadar Rothenburg'u
gezeceğiz daha sonra Romantik yola devam edeceğiz.
Rothenburg,Romantik yolun en bilinen,en
çok fotoğraflanan,en sevilen kasabası,bir platonun üzerinde yer aldığı için
savunma duvarlarına ek olarak,yüksekteki pozisyonu savunma avantajı
sağlıyor.Arşivlerdeki en eski belgeler,960 yılını gösteriyor,şaka gibi
tarih,1000 yıldan eskiye gidiyor

İlk tercihimiz şehri çevreleyen surlardan yana. Bu nedenle dün giriş yaptığımız kapıya doğru yürüyoruz ve buradaki girişten surlara tırmanıyoruz. Yaklaşık bir metre genişliğinde surlar üzeri kiremit çatı ile örtülü, belirli aralıklarla mazgal delikleri var, tam 42 tane de kulesi var, duvarlarda isimler yazılı taş plaketler var. Surların bakımı için bağışta bulunanların isimleri ve kaç metre bağışta bulundukları yazılı.20 cm 'den 5 metreye kadar
duvarın restorasyonu için bağış yapan var ama santimi kaç paradır bilmiyorum. Şehri
çevreleyen surlar oldukça müstahkem yapılmış. Sadece şehrin Tauber Vadisine bakan
kısmı yarlarla çevrili olduğu için bu kesimde sur yok. Bu surlar şehri
ortaçağda Nürnberg ve çevresindeki diğer devletçiklere karşı korumuş. Bir kez
işgal edilmiş , o da tesadüfen Rothenburg yakınlarında geçip başka bir savaşa
giden 40.000 kişilik yabancı bir ordu tarafından. Rothenburg yakınlarından
geçerken yağmura yakalanıp çamura saplanan ordu kışlamaiçin önüne ilk çıkan
Rothenburg'a saldırır ama alamaz. Kuşatma devam ederken cephanelikten sorumlu
görevli cephaneleri depoladıkları kuleden malzeme almak için meşaleyle depoya
girince patlama olur kule ve surların bir kısmı yıkılır, düşman ordusu açılan
bu gedikten içeri girer ve şehri işgal eder. Bu kuşatmada düşman 1000 asker
kayıp verirken Rothenburg'luların kaybı sadece cephane sorumlusu ve nöbetçisi
olmak üzere iki kişidir. Bu işgal sonucu Rothenburg kenti oldukça yoksul düşer
ve 250 yıl kendini toparlayamaz. Sevimli Nightwatchman - gece bekçimizin dün
akşam anlattıklarına göre kentin bu korunmuşluğu da bu yoksulluktandır, kenti
yenilemeye paraları yoktur. Kentin çatılarını ve dar sokaklarını seyrederek
surlarda ilerliyoruz. St. Jakobskirche'ye yakın bir yerden surlardan inip
tekrar şehre yürüyoruz. Kiliseyi dışarıdan gördükten sonra tekrar Markplatz ve
yakınındaki Noel Baba müzesine geliyoruz. Müzeyi gezemiyoruz ( Çünkü zamanımız
kısıtlı ) ama Noel süslemeleri ve oyuncaklarının satıldığı mağazasını gezmekten
kendimizi alamıyoruz. Hatıra magnet ve tabaklarımızı alıp Ankaralı Gezginler
gurubumuza kartpostalları da gönderdikten sonra Navigasyon cihazına Craglingen
yazıyoruz.
İlk tercihimiz şehri çevreleyen surlardan yana. Bu nedenle dün giriş yaptığımız kapıya doğru yürüyoruz ve buradaki girişten surlara tırmanıyoruz. Yaklaşık bir metre genişliğinde surlar üzeri kiremit çatı ile örtülü, belirli aralıklarla mazgal delikleri var, tam 42 tane de kulesi var, duvarlarda isimler yazılı taş plaketler var. Surların bakımı için bağışta bulunanların isimleri ve kaç metre bağışta bulundukları yazılı.
Navigasyon cihazımızın gösterdiği üzere ana yoldan
ayrılıp korkulukları rengarenk çiçekli saksılarla süslenmiş köprüden geçip bu
küçük kasabaya giriyoruz. Aracımızı halka açık bir otoparka bırakıp kentin
sokaklarında dolaşıyoruz. Yamuk yumuk kule evleri, rathaus binasını görüp bir
marketten de su stokumuzu yenileyip tekrar aracımıza dönüp yola devam ediyoruz.
İkinci mola ,10-15
km uzaklıktaki Röttingen de. Çok fazla
oyalanmadan yönümüzü Weikersheim e çeviriyoruz.
Weikersheim bağları ve sarayı ile meşhur,Romantik yol un önemli kasabalarından biri... Kentin girişindeki halka açık otoparka araçlarımızı parkediyoruz. Otoparktan çıkınca sağa devam ettiğinizde yol sizi Old Town'a yani eski Weikersheime götürüyor. Kendinizi Kilisenin ve restoranların yer aldığı bir meydanda Marktplatz'da buluyorsunuz, hemen karşınızda Hohenlochen sülalesine ait Versailes mimarisinde saray karşılıyor.
Gezmek yine rehberli turla mümkün. Rehberlik hizmeti sadece Almanca. Almanca bilmeyenler için hazırlanmış İngilizce rehber kitapçık veriyorlar.Hemen biletimizi alıp 14.00 turuna yazılıyoruz. Tur saatimiz gelinceye kadar 10 dakika sarayın iç avlusunda oyalanıyoruz. Saat tam 14.00 te rehberimiz öncülüğünde merdivenler,kuleler,odalar,salonlar dolaşılıyor,duvarlarda şatonun sahibi ve sülalesine ait portreler ..Sarayın en önemli özelliği tüm mobilyaların orijinal oluşu,bir diğer özellik de saray da çalışan personelin bahçedeki cüce heykelleri,aşçılar,bahçıvanlar hep cüce.Çok güzel planlanmış,düzenlenmiş Fransız tipi bahçeler içinde Weikersheim sarayı gerçekten şık.. Tam bir saat sürüyor turumuz.
Öğlen oldu,bir şeyler yemenin vaktidir..Markt platz da
restoranlardan birine oturuyoruz. Öğle yemeği servisi bittiği için sadece sosis
ve salata seçeneği var. Güç bela Siparişleri veriyoruz çünkü garson bayan
sadece Almanca biliyor bir de bizim çat pat Almancayla anlatmak istediklerimizi
kavrayacak yapıda değil düz bir Alman. Neyse yan masadan birileri müdahale
ediyor biz ona İngilizce anlatıyoruz o da garsona Almanca. Tüm Romantik Yol
turunda en zorlandığımız ve en çok parayla en az yemek yediğimiz yer burası
oldu.
Saat 16.30. Daha yolumuz
uzun. Bir diğer durağımız şarapları ile ünlü; Bad Mergentheim.
Bu kez otopark halka açık değil, araçlarımızı ücretli bir kapalı otoparka bırakıp kent merkezine yürüyoruz. Ara sokaklardan geçip kendimizi tipik Marktplatz'da buluyoruz. Akşamüstünün serinliğinde herkes kafelerde oturmuş, canlı cıvıl cıvıl bir mreydan. Canburak turizm danışmadan hem şehir haritasını alıyor hem de şarap tadımı yapabileceğimiz yerleri soruyor. Canburak'ı beklerken meydandaki ikiz evleri, hemen meydanın arkasındaki yeşil alandaki Tauten Şövalyelerinin şatolarını izliyoruz ardından Canburak'ın rehberliğinde şehri turluyoruz. Şarap tadım yerlerinin hepsi saat 18.00 de kapanmış. Yakında ve yolumuzun üzerinde Backstein'i öneriyorlar, orada bir iki küçük işletmenin saat 19.00 kadar açık olabileceğini söylüyorlar. Ama 15 dakika sonra vardığımızda çevresindeki yamaçlar bakımlı bağlarla çevrili küçük bir hayalet höyle karşılaşıyoruz. Bir evin bahçesinde çalışan yaşlı bahçıvanla sohbet ediyoruz kısacası şarabı tadamadan yola devam.
Tüm köyleri
dolaşmamız imkansız,ancak hedeflediğimiz birkaç tane daha kaldı,sırada biraz
uzun isimli bir romantik kasaba daha var :Tauberbischofsheim
Tauber
nehri kıyısını takip ederek ulaştığımız bu kasaba da oylanmadan küçük bir araba
turu yapıp son durağımız Würzburg'a devam ediyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder